7 Mayıs 2015 Perşembe

Falaşalar: Habeşistanlı "Siyah Yahudiler" Hz. Ebubekir'ini (RA) Bekliyor.

     Bugün size bir kaç gündür gündemi meşgul eden İsrail'deki Etiyopyalı (Habeşistanlı) yahudilerden Falaşalardan kendi tabirleriyle beta israel'den bahsedeceğim.

     Çocukluğumdan, asrı saadetin yıldızlarını tanımaya başladığım günlerden ve özellikle Çağrı filmini izlediğim günden beri Hz. Bilal-i Habeşi'nin yeri hep ayrı olmuştur. Her gördüğüm siyahide Hz. Bilal'i arar gözlerim tıpkı onunla kucaklaşacakmışım gibi sarılmak isterim herbiriyle, bilirim ki o sert yaradılışlarının altında derin bir çile var, bilirim ki kuş gibi naiftir yürekleri. Bir anda Hz. Bilal'in ezanı okurken ki heyecanı canlanır gözlerimde... Ve özür dilemek isterim tüm beyazların adına defalarca; Ruanda, Namibya, Cezayir, Angola, Kongo, Libya, Tanzanya, Mozambik, Kenya, Gana, Gambiya... Afrika'nın neredeyse her karışında yapılan kıyımlar için.

      İsrail'deki protesto haberlerini de aynı üzüntü içerisinde okudum. Ve bitmedi mi siyahların beyazlardan çektiği zulüm diye haykırdım boşluğa. Ama zalim dünyanın en vahşi katili İsrail olunca hiçte şaşırmadım.

      1984'den itibaren ilk önce Filistin'e karşı nüfus üstünlüğü sağlamak daha sonraları orduda ve ağır işlerde "köle" olarak çalıştırılmak için bayağı hesaplarla İsrail-ABD işbirliği ile Filistin topraklarına taşındılar. Şu anda çoğunluğu İsrail'in Filistin topraklarında işgal ettiği yerleşim yerlerinde ve çiftliklerde yaşamaya çalışan 130.000'e yakın Falaşa var. Topraklarındaki sıkıntılardan kaçarken bir sahte cennet gibi gözüken İsrail onlar için cehenneme dönmüş durumda. Göç ettirilmeden önce uzun sözde akademik araştırmalarla gen haritaları çıkartılıp zorla arı yahudi ırkına dahil edilen Falaşaları halen beyaz yahudiler kabullenmiş değiller. Onlara göre bu kavruk tenli köleler kendi asil güzel ırklarından olamazlar. Devlet sözde Falaşaları sahiplense vatandaşlık verse de nerede beyaz yahudilerin yapmak istemediği işler varsa onları yaptırıyor ve üçüncü sınıf insan muamelesi yapıyor. Aslında protestolara sebep olan Etiyopyalı askeri döven İsrailli polis sadece bir kişiyi değil İsrailli beyaz yahudi toplumunu temsil ediyor.

      Yeniden başladığım noktaya dönersem her ne kadar Siyonist İsrail zihniyeti berrak zihinlerini zehirlemiş olsa da İsrail için en ön cephede savaşmak zorunda kalmış olsalar da özünde iyi çocuklar Falaşalar. Onlarda Hz. Ebubekir'lerini bekliyorlar İsrail'in elinden kurtulmak için tıpkı Hz. Bilal gibi. 

       İşte bu yüzden daha da yakından ilgilenmeliyiz onlarla. Kendi küçük dünyalarına sıkışıp kalan tatlı su alimlerine hocalarına akademisyenlerine lafım:

Kaldırın başınızı o aptal bilgisayarlarınızdan. O saçma yarısı çalıntı akademik çalışmalarınızı bırakıp toparlanın düşün yollara. Tatlı suda oynaşmayı bırakıp dalın dalgalı okyanuslara ki bulduğunuz çözümlerle kazınsın adınız zihinlere.

       Sözümü Hakan Albayrak'ın dizelerine atıfta bulunarak bitirmek istiyorum:

        Her şey bir rüzgara bakıyor ağabey 
        Bakma esrar çekip mayıştıklarına
        Bir gün var ya bir gün bu habeşistanlı çocuklar 
        Bir gün yakacaklar tel avivi

0 yorum :

Yorum Gönder