10 Ekim 2017 Salı

Türk Futbolunun Kurtuluş Reçetesi: Yabancı değil Genç Yerli Kontenjanı

2016 Avrupa Şampiyonasındaki rezil ve ruhsuz oyunumuzun ardından bu hafta sonu (İzlanda ve Finlandiya maçlarıyla) Milli takımımızın fizik, taktik ve teknik olarak tamamen çökmüş olduğuyla hepimiz yüzleştik.

Yine herkes yabancı serbestliğinden dem vurup yabancı oyuncu kısıtlaması kolaylığına kaçıyor. Ama az çok futbol oyununun seyir kısmını önemseyen taraftarlar bunun bir çok vasat yerli futbolcuya hak etmediği ilk 11'i garanti edeceği için Milli takıma sadece fizik kondisyon olarak etki edeceğini biliyor.

Selçuk Şahin, Deniz Barış, Sabri Sarıoğlu, Aydın Yılmaz, Serdar Kesimal, Hüseyin Çimşir, Cihan Haspolatlı, Fahri Tatan gibi çoğu zaman taraftarın saçını başını yolduran, oynadığı maçlarda vasatı geçemeyen futbolcular yabancı kontenjanının ülke futboluna hediyeleri. Bu oyunculardan hangisi A Milli Futbol takımımızın bir maçını kurtardı? Haydi onu geçtim oynadıkları takımların kaç maçında 7-8'lik oyun oynadılar? Tüm bunlara rağmen yabancı kontenjanının olduğu sezonlarda en vasat yerli futbolcu 5 Milyon $'dan aşağıya bonservis bedeliyle transfer oldu mu?

Gelgelelim ülke futbolunun kurtuluş reçetesine: Süper lig ve 1. Futbol liginde oynayan her takıma vakit kaybetmeden önümüzdeki sezonundan başlamak üzere; ilk 11'de 21 yaş altı 3 yerli futbolcu oynatma zorunluluğu getirilmeli. Federasyon buna 2+2, 3+1 veya 2+1'li kulübeyi de hesaba katan ara bir formülde bulabilir. Önceki sezonu takımında geçirmek şartıyla 2019-2020 sezonu itibariyle yaş sınırı kademeli olarak 24'e çıkartılır. Böylece 36 takımda bir kaç sezon içinde devamlılığı olan önümüzdeki en az 10 sene milli takımda oynayabilecek ve sürekli genişleyen 108+ (süperligde 18x3, 1.ligde 18x3) futbolculuk bir havuz oluşacak. Aynı zamanda Türk futbol taraftarları garanti formanın rahatlığıyla kulüplere yıllarca demir atan 29-30 yaş üstü vasat yerli futbolcuları izlemek zorunda kalmayacak. Futbol kulüpleri el mahkum yerli transferine harcayacakları fahiş transfer paralarını altyapıya harcamak durumunda kalacak.

Lafın kısası; Bazen risk alabilmek için dibi görmek gerekir. Türk futbolu büyük bir dönüm noktasındadır. Yabancı kontenjanı ezberine sarılmak, -mış gibi yapmak yerine bu kez zor ama doğru olanı genç yerli kontenjanını getirmeliyiz. İnanıyorum ki elimizi taşın altına koyarsak 2020 Avrupa Şampiyonasında yer alabilir hatta 2022 Dünya Kupasından itibaren her turnuvada en az çeyrek final oynayan bir takım olabiliriz.

0 yorum :

Yorum Gönder